Birden kampın sinsi sinsi dolanan kürklü yaratıklarla dolu olduğu fark edilmişti.
Yakınlardaki bir Kızılderili köyünden kampın kokusunu alarak koşup gelen, açlıktan
ölmek üzere seksen yüz kadar haski idi bunlar.
Buck ile Spitz dövüşürlerken sürünerek kampa girmişlerdi ve iki adam ellerinde
kalın sopalarla aralarına atladığı zaman da dişlerini gösterip savaşarak geri
çekildiler. Yiyeceğin kokusu onları çılgına çevirmişti. Perrault, bir tanesinin kafasını
yiyece ...