Acısını suskunluğa dönuşturen bir çocuk, kaybettiği annesiyle kâğıt uzerinde yeniden karşılaşıp onun kuçuk bir ajandaya duştuğu duygu ve hatırlayışların diliyle edebiyatı keşfettiğinde nasıl olup da kendi sesini duymaya başlar?
İnci Aral, otuz yılı aşan edebiyat uğraşının bu noktasında duruyor ve Tolga Meriçin sorularına verdiği yanıtlarda kendini, tıpkı romanlarından birinin kahramanıymışçasına irdeliyor. Parçalanıp dağılmış bir aile, beslemelerle paylaşılmış odalar, parasız yatılı okullar ...