Gecenin en karanlık saatinde, can çekişen sokak lambasının pır pır eden ışığı altında, kırk yaşlarında yakışıklı bir adam, yanında zencefil burunlu kel yardımcısı, onun yanındaysa çocuğa benzeyen çirkin bir yaratık, kaldırımda öylece durmuşlar eski esnaf lokantasına bakıyorlardı.
“Neden ille de bu aşçı, Sahip? Başka birini de bulabilirdik. Bu kadar zahmete değecek mi bari?” diye sordu yardımcı.
Yakışıklı adam, ellerini pahalı bir terzinin elinden çıktığı belli pantolonu ...