Selamlamak için çabucak kolumu kaldırdım ve aksi yöne döndüm, caddenin aşağısına baktım. Mick yok olmuştu. Zinnin salak gazetesi hâlâ elimdeydi. Lanet olsun, gazeteyi koymam lazımdı yerine. Yüzümü eve döndüm. Gördüğüm ilk şey Zinnin giriş kapısıydı. Gözüme ilk çarpansa, siyah boyanın dağılmamış olduğuydu. Tek bir kelime vardı: SÜBYANCI. Mick sprey boyayı yanına almış, resmi savaş ilanını buraya bırakmıştı.
Bir sınıfın dar sınırlarında uç veren tekinsiz düellonun etki alanı, koridorlar ...