İslâm dîninin içinde asırlara tahakküm eden uzun bir târihimiz vardır. Bu kadar derin bir âlem ile merbût olduğumuz bu dînin anâsır-ı asliyyesinden doğan ilimleri öğrenmenin ve onların tedvîn târihleriyle inkişâf ve tekâmüllerinden haberdar olmak ve binnetîce asrımızın ilmî usûlleriyle bugünkü vicdân-ı ictimâîmizin onlara atfettiği kıymetleri bilmek hiç şüphesiz pek lâzım ve zarûrîdir. Bu ilimlere de İslâm, “ulûm-i nakliyye” unvânını veriyor. İşte uzun bir tetebbu’-ı mahtûta olan şu kitabımız, İ ...