Kalkıp gitme fikrinin beynimin merkezine çöreklenmesinde pek çok etmen etkili olmuştu, sanıyorum. Her şeyden önce, burada sıkışmış, sığamama koşuluna yapışmıştım. Yakın ve uzak çevremdeki bütün değer yargılarıyla başım dertteydi; çağrıldığım, davet edildiğim gelecek projesinin basmakalıp kentli çerçevesi beni dayanılmaz boyutlarda sıkıştırıyordu. Bir dünyanın, bunun değil de bir başkasının beni beklediğine inanıyordum. Nasıl gidilebilirdi, kestiremiyordum açıkçası, hiç kimsenin destek vermeyeceğ ...