1800'lü yıllarda üzüm bağları ile meşhur olan Fransa'da tıpkı günümüzde olduğu gibi çeşitli salgın hastalıklar kol geziyordu.
Bu hastalıkların neden kaynaklandığı konusunda çılgın fikirler vardı. Kimileri kötü kokuları sorumlu tutuyor, kimileri de insanların durduk yere hastalandığını iddia ediyordu. Elbette bu inanışların hiçbiri hastalıklara çare olamıyordu.
İşte tam da o günlerde bir Fransız kasabasında on iki, on üç yaşlarında, cılız bir genç yaşıyordu. Şarkı söylemeyi, balık ...