"İki yıl sonra kendisini bütün gücüyle, gençliğinin bütün ateşi ve yüreğinin bütün temizliğiyle arzulayan Menil`e boyun eğmişti. `Beni seviyordu, bunun için verdim kendimi ona` diyordu içinden. Acı çekilecek derecede sevildiğini görünce bırakmıştı kendini. Çabucak ve sadelikle vermişti kendini. (..) Aşk da sofuluk gibidir. Geç gelir. İnsan yirmi yaşındayken ne o kadar aşık olur ne de sofu. Özel bir eğilimi, bir tür doğuştan ermişliği varsa o başka. Bir kadın, tutku-aşka, yalnızlıktan ürkmez oldu ...