Edebiyatın süzgecinden geçen her anlatım, güncelin batağından sıyrılarak hayatın özüne doğru yakınlaşır. Siyasetin ve medyanın karmaşık, çetrefilli, içinden çıkılmaz görünen olayları ve bunları yaratan aktörler bile o süzgeçten elendiğinde, yüklerinden arınarak insani boyutlarıyla çıkarlar karşımıza. Göz ardı ettiğimiz en temel nokta bu. Hayatımızın hızla ıssızlaşan, insan sıcaklığından arındırılmış akışına başka türlü nasıl yön verebiliriz?
Türkiye'de baş döndüren siyasi, toplumsal olayl ...