Mevsimin ışıklarına, renklerine, saatlerine nasıl açılacağımı çok düşünmüştüm. 1950lerin İstanbulundaki sonbaharlar ağır basıyordu herhalde, çocukluğun sonbahar mevsimleri.
Daima yaprak dökümleri, yağmurlar, taş havuzların yaz boyu kirlenmiş suları, yosun, çamur ve batak geliyordu gözümün önüne. Daima akik, topaz ve yakut.
Selim İleri, İstanbul Kitaplığının dördüncü cildi İstanbul Hatıralar Kolonyasında romanlarda, şarkılarda, filmlerde kalmış o kente, artık hayal İstanbula götü ...