İrene Melikoff yetkin bir bilim kadını, bilge bir insandı. “Benim işim inanmak değil, benim işim anlamak” diyordu. Çalıştığı konuları duygularıyla seçmiş, yüreğinin götürdüğü yere gitmişti.
Doğu destanlarına, mistisizme, sufizme tutkuyla merak sarmıştı. Bilinmeyenlerin, gizlenenlerin, sır gibi saklananların peşine düşmüş, bazı Batılı bilim adamlarının önyargılı ön kabullerini sarsmıştı. Yaşamını birkaç kez değiştirebilecek kadar cesurdu. Saint Petersburg, Paris, İstanbul, Strasbourg, Ankara ...