Bizanslıların kısmı azamı harpten usanmış, bezmiş kimselerdi. Semavî mucizeler zuhurunu bekleyen halkın bir kısmı da, Türklerin, Bizans’a ne kadar takarrüp ederse etsinler, nihayet ani bir felaketle mahvolacakları kanaatiyle lakayt yaşıyorlardı. Heyet, Romanos Kapısı’ndan verilen bir işareti müteakip yola çıkmıştı. Üç kişiden mürekkep olan sulh ve müzakere heyeti, Türk ordugâhına vardığı zaman Sultan Mehmet çadırında oturuyordu. Heyeti kabul ettiği zaman neşesi yerindeydi. Heyet reisi: “Haşme