Hemen her romancının adıyla özdeşleşen bir başyapıtı vardır. Bu nedenle Stendhal dendiği an akla Kırmızı ve Siyah gelir. Kırmızı ve Siyah'ın Julien Sorel'inin Napolyon tutkusu, aşkları, okul hayatı okuyucuyu derin-
liklere çeker. Trajik son gerçekleştiğinde okur, gerçek bir yakınını kaybetmiş gibi hisseder
kendini; ister istemez, romanın örgüsünü yeniden düşünür, trajediyi üreten koşulları
yeniden sorgulama ihtiyacı duyar. Stendhal'in ne kadar büyük bir romancı olduğunun gösterg ...