Bu kitabı yazarken, gençlik yıllarımı hatırlamadan edemedim. 60 Yıl kadar önce, ortaokul ya da lise yıllarındayken, kendime aynı soruyu sorup dururdum:
“Gençliğe adım atarken ‘ÖRNEK’ olarak kimi seçmeliyim? Kime benzemeliyim ki hayatımı ona göre yönlendireyim?
O günlerde elbette ki yaşım gereği, düşündüğüm tek şey meşhur olabilmekti. Herkes ben tanıyıp sevmeliydi. Saygı duymasalar bile bana özenmeliydi.
Zaten uzun yıllar boyu önüme konan örnekler hep meşhur kişilerdi: Müzisyenler, ...