Saat dörde geliyordu. İhtiyar karı koca her zaman olduğu gibi yalnızlardı. Nikolay Sergeyiç kederli ve hasta bir durumda şezlonga uzanmış yatıyordu. Benzi uçmuş ve takatsizdi; başı ağrıyordu. Yanında oturan Anna Andreyevna bazen kocasının şakaklarını sirkeyle ıslatıyorken öte yandan da onu inceleyen acı dolu bakışını adamın yüzünden ayırmıyordu. Anlaşılan bu durum ihtiyarı iyice sıkıyor, hatta sinirlendiriyordu. Sürekli susuyordu. Karısı ise korkudan ağzını açamıyordu. Beklenmedik ziyaretimiz ik ...