Sahici hayat dediğimiz bütün bu ışıklı vitrinlerin, sabah akşam koşuşturmaların, daha iyi eşyalar, daha iyi evler, daha iyi otomobillerin sahiden de anlamı var mıydı? Sahici hayat bunlar mıydı? Peki, bunlar sahici ise bunlardan tümüyle gitmek, bütün bu sahiciliği hiç yanına alamadan yok olmak neydi?
Kalbimin almadığı, anlayamadığı çıkmaz sokaklar vardı. Madem bir çıkış yok, onca yol, delice bir hırs ve yetişme arzusuyla niye koşulur?
Elimde mürekkepli kalemim notlar düşüyorum:
B ...