Doğa, hiç beklemediğimiz anlarda ya da sıra dışı olaylarda içimizdeki notaları eksik olan senfoniye eşlik eder ve bütün orkestrasıyla katılır. İşte o an insanlar dünya sözcüklerinin tehlikeli ve çok anlamlı sınırlarını terk edip birbirleriyle yürükleriyle konuşmaya başlarlar. Çünkü “yüreğiyle konuşma” yirmi birinci yüzyılın bir geleneği değildir.