Bir yanda, bir türlü içinden çıkamadığımız bir 90'lar algısı var. İki kutuplu dünya fikrinden beslendiği kadar, belki ondan da fazla, söz konusu polarizasyonun neoliberalizm lehine çözülmesinin şaşkınlığını üzerinden atamamış bir algı bu. Kavgaları, hırsları, hayalleri bu dolayımda sürüyor. Neye sevindiğini bilmeden, karşısındaki güldüğü için gülen bir çocuğun ruh haline benzetilebilir. Öte yanda, 2010'lu yılların 90'lara kıyasla kökten değişmiş dünyası duruyor. Onda da çocukça bir telaş bulmak ...