"İdam mahkumu” diye haykırdı kalabalık; ve ben askerler tarafından götürülürken, kafam karışmış ve neredeyse baygın
halde yürürken, tüm bu insanlar yıkılan büyük binanın gürültüsü gibi ardımdan atıldılar. İçimde bir devrim gerçekleşmişti.
İdam cezasının o cümlesine kadar, diğer herkes gibi nefes aldığımı, hareket ettiğimi, var olduğumu hissediyordum. Şimdi
ise, benimle onlar arasında bir engel olduğunu açıkça hissetmiştim. Artık hiçbir şey şimdiye kadar olduğu gibi aynı
g ...