Bütün gece Muratın gözüne uyku girmedi. Yatağına uzanmış, pencereden aya bakarak bin bir şey düşündü. Namusunu hiçe sayan on beş yaşındaki bir kıza karşı ödevini yapmış dürüst bir insanın yürek rahatlığı yoktu içinde; tersine, kendini suçlu, duygusuz, alçak bir insan görüyordu. Kollarında sıktığı genç kızın kadınca, aşk dolu kokusunu, yalvarışlarını, gözyaşlarını bir türlü uzaklaştıramıyordu kendinden. Güllüye hak veriyordu. Tıbbiyenin nemli, ölüm sinmiş mahzenlerinde birçok insanca yetkilikleri ...