"Sana bir eski zaman şarkısı söyleyeceğim, dinle; bütün sabahların, gecelerin ve bilmecelerin sahibini arayanların arasında ben de vardım. Ben; değme hastalıkların birbiri ardınca gelen bir felaket müneccimi. Kimi zaman korkuluk katından bir afrasiyab çıbanı, kiminde de sırtını saklamaktan başka rahatsızlığı olmayan, rahatına düşkün, şehirli, kambur bir çengi!.. Ellerinden bir beddua dilenmekten bıkıp usanan kederli bir davetkar gibi, bütün şıklığını içinde taşıyan yarım ağız bir ıslıkla söylüyo ...