Hasta yatağından kalkamayan ve ölmek için pencereden gördüğü daldaki son yaprağın düşmesini bekleyen kızı hatırlıyor musunuz? Peki, kaybettiği sevgilisinin izini, lokantanın mönüsünü yazan daktilonun kırık harfinden bulan umutsuz aşığı? Ya da birbirini mutlu etmek için en değerli varlıklarını satan genç sevgilileri?
Sonraları anlatılanın akışına göre hep umulmadık bir biçimde noktalanan kendine has öyküleriyle Poe ile Mark Twain arasında, yumuşak, süprizli ve mizahi bir çizginin önde gelen ...